GÜNCEL TÜRK HUKUKUNDA HAYVANLARA NASIL BAKILIYOR?
GÜNCEL TÜRK HUKUKUNDA HAYVANLARIN YERİ NEDİR?
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununda Hayvanların Yeri :
Türk Borçlar Kanununun hayvanlardan ilk olarak bahsettiği hüküm, Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri başlığı altında madde 67’de hayvan bulunduran kişinin, hayvanı bir başkasının malına ya da kendisine zarar verdiği durumda karşılaşacağı hukuki yaptırım hükmünde bahsedilmiştir. Kişinin hayvanı bir başkasına zarar verdiğinde kusursuz sorumluluğun özene dayalı sorumluluk türü nedeniyle sorumlu olacaktır. Ancak, hayvanın herhangi bir zarara uğratmasını engelleyen kişi bu sorumluluğun doğurduğu tazmini ödemez ve sorumluluğu ortadan kalkabilir.
“Hayvan bulunduranın sorumluluğu a. Giderim yükümlülüğü MADDE 67- Bir hayvanın bakımını ve yönetimini sürekli veya geçici olarak üstlenen kişi, hayvanın verdiği zararı gidermekle yükümlüdür. Hayvan bulunduran, bu zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat ederse sorumlu olmaz. Hayvan, bir başkası veya bir başkasına ait hayvan tarafından ürkütülmüş olursa, hayvanı bulunduranın, bu kişilere rücu hakkı saklıdır. “
Hükümde bahsi geçen hayvan tanımı, hayvan bakanın bakımı sürekli ya da geçici olarak üstlenen kişinin hayvanıdır. Hükümden anlaşıldığı kadarıyla özel bir tanım yapılmadığı için bu hayvan çoban köpeği, koyun sürüsü, tek bir keçi, Pitbull cinsi bir köpek, British cinsi bir kedi, tavuk, inek, hindi, güvercin, evcil bir kurt köpeği de olabilir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, kişinin sorumluluğun doğabilmesi için bu hayvanın insanlar tarafından mutlaka evcilleştirilmiş bir hayvan olması gerekmediğidir. Örneğin kişinin evinde zevk aldığı için baktığı ve kapalı fanuslarda bulunan yılanlar da kaçıp giderlerse bir başkasının malına ya da canına yahut başka bir hayvanına zarar verirse bu hükümden dolayı sorumlu olacaktır. Bu hükümden dolayı sorumlu olunabilmesi için hayvanın bakımını sağlıyor olmak gerekir.
Hangi hayvanın bakımı süresinde ortaya çıkabilecek zararlar anlaşıldıysa şimdi sorumluluk hususuna bakalım.
Sorumluluk ilgili hükümde bahsedildiği üzere kusursuz sorumluluğun özen sorumluluğu halidir. Yani eğer kişi, baktığı hayvanın zarar vermesini kendi çabasıyla engellemek için çaba göstermiş ancak buna rağmen hayvan kendi çabasıyla tüm özene rağmen zarara yol açtıysa doğacak zarardan sorumlu olmayacaktır. Buna en çok karşılaşılan kedilerin tavukları yemesi örneği ile bakabiliriz. Örneğin bir evcil kedi evden kaçıp komşunun tavuklarını öldürürse bunun sorumluluğundan kaçınmak pek mümkün olmayacaktır. Çünkü kedinin evden kaçıp gitmesinin sorumluluğu onu bakanlara aittir.
Hayvan bir başkası yada bir başkasına ait bir hayvan tarafından ürkütülme sonucunda bir zarara yol açarsa sorumluluk ne olacaktır? Örneği değiştirip soruyu şöyle soralım: Evden gittim, kedime bakması için bir arkadaşıma anahtarı verdim, arkadaşım kediyi evden yanlışlıkla kaçırmış, kedi kaçıp apartmanda güvercin bakan kişinin güvercin yumurtalarını yemiş. Bu durumda kim, neyden, ne kadar sorumlu? Bu durumda, kedi sahibi, güvercin sahibine karşı tüm zarardan sorumlu olmaya devam edecektir ancak oluşan zararlar için anahtarı verdiği ve kediyi evden kaçıran arkadaşına, güvercin sahibine ödemek zorunda kaldığı para miktarını ödemesi için başvurabilecektir.
Malınıza, Size Ya Da Bir Yakınınıza Zarar Veren Bir Hayvana Ne Yapabilirsiniz? (Yapmalı mısınız?)
Türk Borçlar Kanununda, bazı hayvanların bazı durumlarda alıkonulması serbest bırakılmıştır. Bu durumlar ve hayvanlar hangileridir? Gelin birlikte bakalım:
“Alıkoyma hakkı MADDE 68- Bir kişinin hayvanı, başkasının taşınmazı üzerinde bir zarar verdiği takdirde, taşınmazın zilyedi, o hayvanı yakalayabilir, zararı giderilinceye kadar alıkoyabilir; hatta durum ve koşullar haklı gösteriyorsa hayvanı diğer yollarla etkisiz hâle getirebilir. Bu durumda, taşınmazın zilyedi derhâl hayvan sahibine bilgi vermek ve sahibini bilmiyorsa, onun bulunması için gerekli girişimleri yapmak zorundadır.”
Hükümden anlaşıldığı üzere zarar verilebilir hayvan yine bir başkasının hayvanı olmak durumundadır. Ve bu bir başkasına ait hayvan bir başkasına ait bir ev içinde, tarla ya da arsa üzerinde “herhangi bir zarar” verdiğinde hayvan yakalanabilir; hayvan sahibi zararı ödeyinceye kadar hayvanı vermeyebilir, hatta “durum ve koşullara göre haklılık payı varsa” hayvanı etkisiz hale getirebilir: uyuşturabilir, bayıltabilir, yaralayabilir, öldürebilir. Ve bunları yaptıktan sonra derhal hayvan sahibini araştırmalı ve hayvan sahibine bilgi vermek için “çabalamalıdır.”
Şimdi bu fıkrayı yukarıdaki güvercin yumurtaları üzerinden devam ettirelim. Güvecin yumurtalarının yendiğini ve belki birkaç güvercininin boğulduğunu gören güvercin sahibi kediyi alıkoydu; yakaladı ve bir yere kapattı. Güvercin sahibi, kedi sahibi oluşan zararı ödeyinceye kadar kediyi sahibine vermemek hakkına sahip. Ayrıca eğer kediyi “durum ve koşullar haklı gösteriyorsa” öldürme hakkına da sahip. Ve kediyi öldürdüğünü sahibine bildirmek için yeterli çabayı gösterirse Borçlar Kanununa göre görevini yerine getirmiş oluyor. Bir hayvanın verdiği zararı gidermenin yolunda zarar veren hayvanı öldürmek var mıdır? Kedisi evden kaçan kişi bir arkadaşını kaybediyor, bulunacak mı bulunmayacak mı korkusu kendisini sarıyor. Birkaç gün sonra biri kendisine ulaşıp “Kedini öldürdüm çünkü güvercinlerime zarar verdi, güvercinlerin parası şu kadar onu da ver.” dese, Borçlar Kanununa göre kedi sahibinin “Neden öldürdün?” diye hesap sorma hakkı yok.
Bahsettiğim kanun maddesini “Ama bir inek tarladaki yeni yeşillenen buğdayları yese, koyun sürüsü kavun tarlasına girse, saldırgan köpek cinsi bir insana saldırsa ne olacak? O zaman engel olmak belki de öldürmek gerekiyor?” diye düşünebilirsiniz. Burada şunu sormak gerekir: Bir hayvanın yol açtığı zararı tazmin etme yolu hayvanın canını almak mıdır? Kanun herhangi bir zarardan bahsetmektedir, insan canına karşı oluşturulan bir tehdit konusunu ayrıca düzenlememiştir. Nasıl bir saldırgan bir köpeğin bir çocuğa saldırmasında duruma göre en etkili yol köpeğin iğne ile sakinleştirilmesi ve olay yerinde uzaklaştırılması olabilirse (kesinlikle can almaktan bahsetmiyorum), bir koyun sürüsünün kavun tarlasına girmesi sonucunda tüm sürüyü orada öldürme hakkı da bu madde ile sağlanmış oluyor. İkinci örnekte koyunların sahibi hem tarlada oluşan zararı ödeyecek hem kendi hayvanlarının zayi oluşunun maddi kaybını gidermeye uğraşacak hem de bunun üzüntüsüyle savaşacak. Halbuki koyunlar öldürülmeden de kavunların zararı giderilebilir. Hukukun gri alanları bazen koyu gri tarafa daha yakın olabiliyor.
TÜRK BORÇLAR KANUNUNUN SATIŞ HÜKÜMLERİNDE HAYVANLAR
Hayvan satışında kusura ilişkin madde Borçlar Kanununun Taşınır Satışı hükümlerinin içinde düzenlenmiştir. Buradan çıkan sonuç, hayvanların satışında satış konusu hayvanın bir taşınır “eşya” olarak görüldüğü ve kavramların bu zihniyetle seçildiği anlaşılıyor.
Türk Borçlar Kanunu : “MADDE 220- Hayvan satışında satıcı, yazılı olarak üstlenmedikçe veya ağır kusuru olmadıkça ayıptan sorumlu olmaz.”
İlgili hükme verilebilecek en güzel ve yaygın örnek bakılarak etinden, sütünden faydalanılan ağıl hayvanlarının satın alım aşamasında alıcıya bilerek söylenmemiş olan kusurlarından dolayı ölüm, hastalık gibi durumlarda alıcının beklenen faydayı sağlamaması nedeniyle satıcıya başvurma koşulları düzenlenmiştir. Kanunun genellikle ağıl hayvanlarına yönelik ayıp sorumluluğu düzenlediğine yönelik bir hüküm daha vardır:
“Hayvan satışında MADDE 224- Hayvan satışında satıcının sorumlu olacağı süre yazılı olarak belirlenmemiş ve ayıp da hayvanın gebeliğine ilişkin değilse satıcı, ancak ayıbın devrin yapıldığı veya alıcının devralmada temerrüdünün gerçekleştiği günden başlayarak dokuz gün içinde kendisine bildirilmesi ve ayrıca, hayvanın bilirkişilerce gözden geçirilmesinin aynı süre içinde yetkili makamdan istenmesi hâlinde sorumlu olur.”
İlgili hükümde “gebelik” denmesinden yukarıda bahsettiğimiz hükümlerin mantık alt yapısının ağıl hayvanlarının satışı ve bu satıştan sonra alıcının gerekli faydayı sağlayamaması üzerine kurulduğunu anlıyoruz.
Peki ağıl hayvanlarının satışından sonra alıcının ineklerinin hastalanarak ölmesi, keçilerinin zamanı geldiğinde doğurmaması gibi durumla alıcının hakları nedir?
Hayvan zaiyatı durumunda, eğer satış sözleşmesinde satıcının sorumlu olacağı süre yazıyorsa, bu süre geçtikten sonraki zararlar alıcıya aittir. Ancak, bir süre yazsa dahi eğer sorun gebeliğe ilişkinse her hayvanın doğurması gereken süre göz önünde tutularak bu süre ile satıcı sorumlu olacaktır. Sorun gebeliğe ilişkin değilse alıcı hayvanları tesliminden sonra 9 gün içinde satıcıya bildirmek ve yine bu 9 gün içinde bilirkişilere kontrol ettirmesi halinde satıcıdan tazmin hakkını talep edebilecektir.
TÜRK BORÇLAR KANUNUNUN KİRALAMA HÜKÜMLERİNDE HAYVANLAR
Kiralama hükümleri içinde hayvan kirası Ürün Kirası başlığı altında düzenlenmiştir. Ürün kirası başlığının altında hayvan kirasının düzenlenmesi Borçlar Kanununun hayvanları taşınır eşya olarak gördüğünü bir kez daha tasdiklemektedir.
“MADDE 357- Ürün kirası kiraya verenin, kiracıya, ürün veren bir şeyin veya hakkın kullanılmasını ve ürünlerin devşirilmesini bedel karşılığında bırakmayı üstlendiği sözleşmedir. Ürüne katılmalı kira, kira bedelinin devşirilecek ürünün belli bir oranı olarak kararlaştırıldığı ürün kirasıdır. Bu oran sözleşmeyle kararlaştırılmamışsa, yerel âdete göre belirlenir.”
Ayrıca Borçlar Kanunu eğer bir hayvan kiralama söz konusu ise bunun iki tarafça da imzalanmış bir birbirlerine birer nüshası verilmiş tutanakla yazılı olarak yapılmasını zorunlu kılmıştır. İki nüshanın da ıslak imzalı olması gerektiği hükümden anlaşılmaktadır.
“Tutanak düzenleme MADDE 359- Kira sözleşmesi, araç ve gereçleri, hayvanları, devredilen eşyayı veya stoklanmış malları da içeriyorsa taraflar, bunların değerlerini birlikte takdir ederek iki nüsha düzenleyecekleri tutanağa geçirip imzalayarak, birbirlerine vermekle yükümlüdürler.”
“MADDE 376- Tarımsal bir taşınmazın kirasıyla bağlantılı olmayan geviş getirici hayvanların kirasında, aksine anlaşma veya yerel âdet yoksa, kiralanan hayvanların kira süresi içindeki bütün ürünleri kiracının olur. Kiracı, kiralanan hayvanları beslemek, onlara iyi bakmak ve kiraya verene para veya hayvanlardan elde ettiği ürünün belli bir payını ödemekle yükümlüdür.”
Hükümden anlaşılmaktadır ki örneğin bir kişi komşusundan 50 adet inek kiraladı, sözleşmeyi öncelikle yazılı olarak yapmak ve ıslak imzalı olarak bulundurmaları gerekmektedir. Kira süresi ne kadarsa bu süre içinde ineklerin sütü, gübresi, buzağısı gibi semereleri kiracının olur. Bakım ve faydalanma karşılığında kiracı hayvanların asıl sahibine ya para verecektir yahut hayvanın semerelerinden bir pay verecektir.
“MADDE 377- Aksine anlaşma veya yerel âdet yoksa kiracı, kiralanan hayvanların uğradığı bir zarardan, bu zararın, korumada dikkat ve özen gösterildiği hâlde meydana gelmiş olduğunu ispat etmedikçe sorumludur.
Kiracı, kendi kusuruyla sebebiyet vermediği olağanüstü koruma giderleri için kiraya verenden tazminat isteyebilir.
Kiracı, önemli kazaları ya da hastalıkları gecikmeksizin kiraya verene bildirmekle yükümlüdür.”
Kiralanan hayvanlara bir zarar geldi, hastalık, ölüm oldu ise sorumluluk kimde ve ne kadar olacaktır?
Taraflar, sorumluluğun kimde ve ne kadar olacağını sözleşmede diledikleri gibi belirleyebilirler. Ancak, belirlenmiş bir husus yoksa, hayvanları bakan kişi gereken tüm özeni gösterdiği halde zaiyatın olduğunu kanıtlar ise, sorumlu olmayacaktır. Örneğin tüm ilçede görülen bir ölümcül salgında, kiracının sorumluluğu olmayacaktır.
TÜRK BORÇLAR KANUNU HİZMET SÖZLEŞMESİNDE HAYVANLAR
Hizmet sözleşmesini düzenleyen hükümlerde “Taşıma Araçları” başlığı altında düzenlenmiştir. Borçlar Kanununa göre önce eşya, sonra ürün, sonra araç olan hayvanların aslında ne olduğu konusunda borçlar Kanunumuzun kafası bayağı bir karışık görünüyor.
“MADDE 415- İşçi, işin görülmesi için işverenle anlaşarak işverenin veya kendisinin sağladığı bir taşıma aracı kullanıyorsa, taşıtın işletilmesi ve bakımı için gerekli olağan giderler, hizmet için kullanıldığı ölçüde işverence karşılanır. İşçi işverenle anlaşarak, işin görülmesinde kendi motorlu aracını kullanıyorsa, işveren ayrıca bu araçla ilgili vergiyi, zorunlu mali sorumluluk sigortası primini ve aracın yıpranması karşılığında uygun bir tazminatı hizmet için kullanıldığı ölçüde işçiye ödemekle yükümlüdür.
İşçi işverenle anlaşarak, hizmetin görülmesinde kendisine ait diğer taşıma araçlarını ve hayvanlarını kullanıyorsa işveren, bunların kullanma ve bakımı için gerekli olan olağan giderleri hizmet için kullanıldığı ölçüde karşılamakla yükümlüdür.”
TÜRK BORÇLAR KANUNUNA GÖRE SAKLAMA SÖZLEŞMESİNDE HAYVANLAR
“Garaj, otopark ve benzeri yerleri işletenlerin sorumluluğu MADDE 579(1)- Garaj, otopark ve benzeri yerleri işletenler, kendilerine bırakılan veya çalışanlarınca kabul edilen hayvan, at arabası, bunlara ait koşum ve benzeri eşya ile motorlu taşıt ve eklentilerinin yok olmasından, zarara uğramasından veya çalınmasından sorumludurlar. “
“Hapis hakkı MADDE 580- İşletenler, kendilerine bırakılan veya konaklama yerlerine, garaj, otopark ve benzeri yerlere konulan eşya veya hayvanlar üzerinde, ücretlerini veya saklama giderlerinden doğan alacaklarını güvenceye almak için hapis hakkına sahiptirler. Kiraya verenin hapis hakkına ilişkin hükümler, kıyas yoluyla burada da uygulanır.”
gümrük vergileri, eksik beyanname, gümrük avukatlığı, kaçakçılık suçları, ithalat suçları, ihracat yasakları, gümrükten dolayı açılan idari davalar, gümrük vergileri davaları, gümrük vergilerinin iptali, tütün kaçakçılığı, göçmen kaçakçılığı, alkol kaçakçılığı,CEZA DAVALARINDA DELİLLER, uyuşturucu davasından ceza alan biri yeniden yargılanabilir mi? EN İYİ İŞ DAVASI AVUKATI, keşan miras avukatı, edirne miras avukatı, EN İYİ CEZA AVUKATI, CEZA DAVASI AVUKATLARI, miras davası avukatları, miras avukatları, / CEZA YARGILAMASINDA SUÇUN OLUŞUMUNA İLİŞKİN CEZA ALDIRACAK VEYA BERAAT ETTİRECEK DELİLLER NELERDİR? CEZA DAVALARINDA HANGİ DELİLLER LEHE HANGİLERİ ALEYHEDİR? CEZA DAVALARINDA HANGİ DELİL NASIL KULLANILMALI? CEZA DAVASINDA NASIL BERAAT KARARI ALINIR? CEZA DAVALARINDA DELİLLERİN ÖZELLİKLERİ NELERDİR? Ceza davalarında delil, davA, keşan avukat, edirne avukat, keşan ceza avukatı, ceza avukatı, boşanma avukatı, keşan boşanma avukatı, keşan tapu avukatı, miras avukatı, inşaat avukatı, icra avukatı, ceza davası,