• bilgi@busrayigit.av.tr
  • 0543 745 40 75
ARA 0543 745 40 75

İDDİANAMEDE YAZILI OLMAYAN SUÇTAN CEZA ALINIR MI? YARGITAY KARARI

İDDİANAMEDE YAZILI OLMAYAN SUÇTAN CEZA ALINIR MI? YARGITAY KARARI

İddianamede yazılı olmayan suçtan dolayı mahkumiyet / ceza kararı verilemeyeceği hakkında Yargıtay 11. Ceza Dairesi Kararı - İddianamede yazılı olmayan suçtan ceza alınabilir mi? 

 

Türk Ceza Muhakemesi Hakkında Kanuna göre :

Hükmün konusu ve suçu değerlendirmede mahkemenin yetkisi

Madde 225 –  (1) Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir.

(2) Mahkeme, fiilin nitelendirilmesinde iddia ve savunmalarla bağlı değildir.

 

YARGITAY

11. CEZA DAİRESİ

Esas Numarası: 2008/11316

Karar Numarası: 2010/243

Karar Tarihi: 28.01.2010

İDDİANAMEDE YAZILI OLMAYAN SUÇTAN DOLAYI SANIK HAKKINDA MAHKUMİYET KARARI VERİLEMEZ. 

HÜKMÜN AÇIKLANMASI VE HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI

TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ VEYA HÜKMÜN BOZULMASI

 

I- Sanık M.O. hakkında “2863 sayılı Yasaya muhalefet” suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafi ile katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:

Suç tarihinden önce kasıtlı bir suçtan dolayı mahkumiyet hükmü bulunan sanık hakkında 5728 sayılı Yasa ile değişik CMK'nın 231. maddesinin uygulanma olanağı bulunmadığından bozmaya uyularak yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere göre sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, 01.06.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri uyarınca mahkemece 765 ve 5237 sayılı Yasa hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların denetime imkan verecek şekilde gösterilip birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe yasa belirlenerek sonucuna göre hüküm kurulmuş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafii ile katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;

5271 Sayılı CMK'nın 326/2. maddesi uyarınca iştirak halinde işlenen suçlarda sanıkların; sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu oldukları gözetilmeden yazılı şekilde yargılama gideri ve vekalet ücretinin “müteselsilen” tahsiline karar verilmesi,

Yasaya aykırı ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı kanunun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan hüküm fıkrasından “müteselsilen” ibarelerinin çıkarılıp yerine “eşit olarak” denilmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan kararın düzeltilerek ONANMASINA,

II- Sanık M.O. hakkında “dolandırıcılık”, sanıklar M.T. ve S.A. hakkında dolandırıcılık ve 2863 sayılı Yasaya muhalefet suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazlarına gelince:

1- 5271 sayılı CMK'nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, Ceza Genel Kurulu'nun 01.06.1999-137/146 sayılı kararında da belirtildiği üzere bir olayın açıklanması sırasında bir başka olaydan bahsedilmesi o olay hakkında da dava açıldığı şeklinde kabul edilemeyeceği; buna göre iddianamede sanıklar S.A., M.O. ve M.T.'nun Kızıltepe'den gelen diğer sanıklar S.Ö., M.Y. ve Y.C. ile buluştuklarında gerçek altınları gelen sanıklara göstererek kendilerinden para alıp dolandırıcılık etmek istedikleri şeklindeki anlatımın devamında tüm sanıkların anlaşarak birlikte sahte altınları Mardin iline gidip oradaki kuyumculara satmak suretiyle dolandırıcılık yapmaya karar verdikleri, iki araç halinde İzmir üzerinden yola çıkmayı düşünüp sanık M.T.'nin bulunduğu arabanın polisler tarafından durdurulduğu ve sanıklar S.Ö., M.Y. ve Y.C.'nin bulunduğu aracın da polislerce sanık M. vasıtasıyla geri çağrılıp sanıkların yakalandığı ve tüm sanıkların tarihi eser niteliğinde olan altınları pazarlamak ve bunlar yardımıyla ellerinde çok miktarda altın olduğunu karşıdaki şahıslara inandırarak atılı suçu işlemek konusunda anlaştıklarından bahisle tüm sanıklar hakkında dolandırıcılığa eksik teşebbüs suçundan kamu davası açılmış olup sanıklar S.A., M.O. ve M.T. yönünden beraat eden diğer sanıklara yönelik dolandırıcılık suçundan açılmış bir dava bulunmadığı gözetilmeden iddianame dışına çıkılarak açılmayan suçtan sanıklar hakkında yazılı şekilde karar verilmesi,

2- Hükümden sonra, 08.02.2008 günlü 26781 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 231 ve TCK'nın 7/2 maddeleri gereğince, sanıklar S. A. ve M. T. hakkında “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” kararı verilip verilmeyeceği hususunun tartışılmasında zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafi ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK'un 321'inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.01.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.

 

 

YARGITAY

6. CEZA DAİRESİ

Esas Numarası: 2010/28886

Karar Numarası: 2011/9020

Karar Tarihi: 28.06.2011

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

Sanıklar hakkında konut dokunulmazlığını bozma ve mala zarar verme suçlarından da kamu davası açıldığının anlaşılması karşısında; mahkemesince zamanaşımı içerisinde karar verilmesi olanaklı görülmüştür.

Ancak;

1-) İddianamedeki anlatım ve nitelendirilmeye göre sanıklar hakkında suç eşyasını kabul etmek suçundan herhangi bir dava açılmadığı halde, suçun hukukî niteliğinin değişmesinden önce haber verilip de savunmalarını yapabilecek bir hâlde bulundurulmadan, iddianamede kanunî unsurları gösterilen suçun değindiği kanun hükmünden başkasıyla mahkûm edilmeleri suretiyle 5271 sayılı CMK'nun 226/1. maddesine aykırı davranılması,

2-) Suçun niteliği, cezanın türü ve süresine göre; hükümden sonra yürürlüğe giren vaki değişiklikler karşısında; 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesi gereği sanık ...'ün hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,

Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 28.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

YARGITAY

2. CEZA DAİRESİ

Esas Numarası: 2009/57096

Karar Numarası: 2011/37787

Karar Tarihi: 27.10.2011

İDDİANAMENİN AÇIK OLMASI 

KONUT DOKUNULMAZLIĞININ İHLALİ SUÇUNDAN MAHKUMİYET

ÖZETİ: Ceza yargılamasının konusunu ve hükmün çerçevesini oluşturan sanığın eylemi ile eyle­min kanıtlarla bağlantısı iddianamede açıkça gösterilmelidir.

5271 sayılı CMK'nın 170/4. maddesinde, ‘‘iddianamede, yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle değerlendirilerek açıklanır’‘, aynı Yasa'nın 225. maddesinin 1. fıkrasında, ‘‘hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir’‘, 2. fıkrasında ise ‘‘mahkeme, fiilin nitelendirilmesinde iddia ve savunmalarla bağlı değildir,’‘ hükümleri yer almaktadır. Belirtilen yasa hükümlerine göre, ceza yargılamasının konusunu ve hükmün çerçevesini oluşturan sanığın fiilinin, iddianamede açıkça gösterilmesi gerekmektedir. İncelenen somut olaya ilişkin iddianamede olayın anlatımı ve içeriğine göre sanık O. hakkında konut dokunulmazlığını bozmak suçundan açılan dava bulunmadığı, sanığın eyleminin dosyada bulunan kanıtlarla bağlantısının açıklanıp gösterilmediği gözetilmeden anılan yasa maddelerine aykırı biçimde hükümlülük kararı verilmesi,

Sonuç: Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 27.10.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

 

 

 

 

Keşan Avukat, boşanma, ceza, aile, hukuku, keşan boşanma avukatı, keşan ceza avukatı, keşan , keşan sigorta avukatı, keşan sözleşme avukatı, keşan tapu avukatı, keşan miras avukatı, Keşan'da en iyi avukat, idare, tarım, taşınmaz, çiftçi, yabancı, göç, vatandaşlık, sigorta, kamulaştırma, danışmanlık, velayet, tapu davası avukatı, şirket avukatı, enez avukat, ipsala avukat, uzunköprü avukat, edirne avukat, keşan ceza avukatı, uyuştucurucudan ne kadar yatarım, keşan tapu davası avukatı, keşan ceza mahkemesi, keşan adliyesi

MAKALELER