• bilgi@busrayigit.av.tr
  • 0543 745 40 75
ARA 0543 745 40 75

NAFAKANIN KALDIRILMASI DAVA DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ (YARDIM NAFAKASININ KALDIRILMASI DAVA DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ)

NAFAKANIN KALDIRILMASI DAVA DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ (YARDIM NAFAKASININ KALDIRILMASI DAVA DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ)

                                                                         KEŞAN AİLE MAHKEMESİNE


DAVACI : 

ADRES    : 

VEKİLİ          : Av. BÜŞRA YİĞİT

                          Adres : Yukarı Zaferiye Mahallesi / Şube Sk. No:7 D:8 Keşan / EDİRNE

DAVALI  : 

ADRES : 


KONU  : Nafakanın kaldırılması, mahkemeniz aksi kanaatte ise azaltılması talebimizi içeren dava dilekçemizdir.     

AÇIKLAMALARIMIZ:

Mahkemenize sunduğumuz haklı davamızı Türk Medeni Kanununun nafakanın değişen durum ve koşullarda kaldırılabileceği ya da azaltılabileceği hükümlerine dayanarak açmamız gerekmiştir:

"Dava hakkı
Madde 365- Nafaka davası, mirasçılıktaki sıra göz önünde tutularak açılır.
Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın malî gücüne uygun bir yardım
isteminden ibarettir.
Nafakanın, yükümlülerin bir veya bir kaçından istenmesi hakkaniyete aykırıysa hâkim,
onların nafaka yükümlülüğünü azaltabilir veya kaldırabilir.
Dava, nafaka alacaklısına bakmakta olan resmî veya kamuya yararlı kurumlar tarafından
da açılabilir.
Hâkim, istem hâlinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın gelecek yıllarda
tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir.
Yetkili mahkeme, taraflardan birinin yerleşim yeri mahkemesidir."

İşbu davamızın davalısı lehine aylık 2.000,00 TL  dava tarihi olan ...... tarihinden geçerli olmak üzere yardım nafakasına hükmedilmiştir.

               Nafakanın kaldırılmasını gerektirir değişen birtakım hususlar vardır. Gerek müvekkilin maddi durumunda gerekse karşı tarafın maddi durumunda değişiklikler vardır. Bu nedenle, nafakanın kaldırılması davası açmamız icap etmiştir. Şöyle ki;

MÜVEKKİLİMİZİN MADDİ DURUMU KÖTÜLEŞMİŞTİR ayrıca DAVALI NİŞANLANMIŞTIR ve EVLİLİK HAZIRLIĞI YAPMAKTADIR. 
NAFAKA ALACAKLISI OLAN DAVALI TARAF, YARDIM NAFAKASI ALMAYACAK OLDUĞU TAKDİRDE YOKSULLUĞA DÜŞMEYECEKTİR. ŞU HALDE DAVALI, YARDIM NAFAKASI ALACAKLISI OLARAK DÜRÜSTLÜK KURALINI İHLAL ETMEKTEDİR.

Türk Medeni Kanunu Md. 364'e göre "Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. "

Nafakanın verilmesinde Türk Hukukuna göre en temel ilke dürüstlük kurallarıdır. Davalı ise hem babasıyla yıllardır görüşmemekte hem babasına gıyabında hakaret etmekte hem de nişanlanıp evlenme hazırlığı yapacak ekonomiye sahip olduğu halde hem de yazları kafede çalışıp nafaka kesilmesin diye sigorta yaptırtmadığı halde yardım nafakası almaktadır. Kafede çalıştığına dair tanık olarak müvekkilimizin kız kardeşinin dinlenmesini talep ederiz. 

Yoksulluğa düşmek Yargıtay İçtihadı ile tanımlanmıştır: "Hukuk Genel Kurulunun 07.10.1998 gün ve 1998/656-688 sayılı ilamında da; “…yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların…” yoksul kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır.  Hem kafede çalışan, hem evlenme hazırlığı yapacak kadar parası olan hem de aile bağlarını koparmış olan dürüstlük kuralına aykırı davranan davalı lehine hükmedilmiş olan yardım nafakasının kaldırılması gerekmektedir. Evlilik hazırlığı yapan bir bireyin zorunlu giderlerini karşılamayacak düzeyde yaşadığını düşünmek , yoksulluğa düşeceği çıkarımında bulunmak ve nafakanın devamına karar vermek abesle iştigal etmek olacaktır. 

Hükmün yardım nafakasına hükmedilmesini şart koştuğu durum, "yardım edilmediği takdirde yoksulluğa düşülecek olması"dır. Bu nedenle, müvekkilimizin verilmesine hükmedilen yardım nafakasının kaldırılması durumunda; halihazırda nişanlanmış olan, müvekkilimizin ayrıca bir kafede sigorta yaptırmadan çalıştığını duyum aldığı, evlilik hazırlıkları yapan ve nişanlanmış davalının yoksulluğa düşmeyeceği açıktır. Ayrıca, müvekkilimiz sunduğumuz dekontlarda da belirtildiği üzere nafaka ödemesini davalı kızı 18 yaşında oluncaya kadar yapmıştır ve işbu davayı ikame etmekte kötüniyeti yoktur. Ayrıca davalının nişan töreni yapacak ve evlenme hazırlıklarını günümüz koşullarında karşılayacak maddi durumu bulunmakta olduğundan, nafaka kendisine verilmediğinde yoksulluğa düşeceğini düşünmek mümkün değildir. 
Şu halde, durumu gayet iyiyken, yardım nafakası verilmediği halde kanunun nafakanın verilmesinde asıl şart olarak koştuğu yoksulluğa düşecek olma durumu davalı nezdinde bulunmadığından, işbu nafakanın devam etmesi müvekkilimiz nezdinde haksızlığa yol açacak ve davalının kötüniyetinin hukuken haksız olarak korunmasını sağlayacaktır. 

DAVALI , MÜVEKKİLİMİZ OLAN ÖZ BABASINI BABA YERİNE KOYMAMAKTA, KENDİSİNE YALNIZCA ZARAR VERMEK İÇİN TALEPLERDE BULUNMAKTA, BABASINA GIYABINDA HAKARET ETMEKTE, KENDİ DAYISINI BABA YERİNE KOYMAKTADIR ve BABASINI HAYATINDAN SİLMİŞTİR. DAVALI, BABASINA BİR FOTOĞRAF BİLE GÖNDERİLMESİNİ ENGELLEMİŞTİR ve BABASINI YILLARDIR ARAMAMAKTA, MÜVEKKİLİMİZ KENDİSİNİ ARADIĞINDA DA AÇMAMAKTADIR. AİLE BAĞLARI ORTADAN DAVALI KUSURU NEDENİYLE KALKMIŞTIR. 

Ayrıca bu davaların sonuçları gereği ekonomik olarak beli bükülmekte ve şu anda içinde bulunduğu evlilik de sarsılmaktadır. 

MÜVEKKİLİMİZİN; KİŞİSEL BORÇLARI, GEÇİNMESİ İÇİN ELZEM OLAN MASRAFLARI ve KREDİ BORÇLARI BULUNMAKTADIR. AYRICA YILLARDIR SÜREN NAFAKALAR ŞU ANKİ EVLİLİĞİND ÇATLAKLARA SEBEP OLMAKTADIR. MÜVEKKİLİMİZ KENDİSİNE GIYABINDA HAKARET EDEN, 13 YILDIR BABASINI BİR KEZ BİLE ARAMAYAN KIZINA KENDİSİ EKONOMİK ZORLUK İÇİNDEYKEN DAHA FAZLA YARDIM EDECEK MANEVİ VE MADDİ GÜCÜ BULAMAMAKTADIR. 

     Yargıtay uygulamaları gereği, nafakanın kaldırılmasında, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, yardım nafakası isteyen nafaka alacaklısının nafaka istediği kişiye karşı saygısızlık yapmaması, kanunun gerektirdiği dürüstlük kuralları içerisinde bulunması hususları ve yaşam tarzları değerlendirilecektir.

               Müvekkilimin mali durumu mevcut nafakayı karşılamakta güçlük çektiği için, nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi talebimiz hasıl olmuştur. Müvekkilimizin yardım nafakası ödemesine karar verilen davalı müvekkilimizin öz kızıdır ve reşittir. Ayrıca şu anda nişanlı olan davalı, müvekkilimizin vermesine hükmedilen yardım nafakasına muhtaç, bu yardım nafakası olmasa yoksulluğa düşecek bir durumda değildir. 

 Müvekkilim MURAT KURU, kendi yağıyla kavrulup kıt kanaat geçinmektedir. Müvekkilim kirada oturmakta ve her ay ödemesi gereken kira masrafları ve ev giderleri bulunmaktadır ayrıca eşinin geçimini de kendisi sağlamaktadır, günümüz koşullarında emekli maaşı hiçbir şeye yetmemektedir. Ayrıca halihazırda evli olduğu eşi yüzde 50 engelli olup müvekkilim olan eşinin bakımına ve yardımına muhtaçtır. Müvekkilim emekli olup maaşından borç kesintisi olduğundan ayrıca kalp krizi geçirip ameliyat olmasına rağmen geçinebilmek için kamyon şoförlüğü yapmaktadır ancak yine de İstanbul'da yaşayabilmek için borçlarla birlikte ancak yetmektedir, bazen yetmemektedir.

Müvekkilimiz evlidir; ancak, evin ihtiyaç ve giderlerini dahi ancak karşılamaktadır . 

                Müvekkilin maddi durumu ve her ay yapılan kesintiler ve sonrasında elinde kalan tutarın asgari ücret bile olmadığı göz önünde bulundurulduğunda, ayrıca müvekkilin evli de olduğu ve kendi ailesinin olduğu da göz önünde bulundurulduğunda,  müvekkilin maddi yönden çok zor duruma düştüğü şüphe götürmemektedir. Nitekim, devamlı şekilde olan borçlarından örnek dekontları dosyaya sunuyoruz; ayrıca müvekkilimizin banka hesap hareketleri incelenerek, maaşına yapılan kesintiler, üzerine olan borçları ile birlikte ilgili hususun değerlendirilmesini talep ediyoruz.

Davalı, yakın zamanda evlenecek olup yardım nafakasına muhtaç durumda değildir. Davalının nişanlı olduğuna ve yakın zamanda evleneceğine dair tanık delili sunulmuştur. (Müvekkilimizin kız kardeşi)

               Her geçen gün hayat şartları zorlaştığı ve müvekkilin yaptığı evlilik sebebiyle evi geçindirmek için girmiş olduğu borçları halen devam ettiği için,  yukarıda ayrıntılı olarak yer verdiğimiz her ay yapılan kesintiler sonrasında elinde kalan tutar kendisine ve eşine ancakbeancak yetmektedir. Ayrıca eşi de çalışmadığından kazandığı tutar İstanbul'da yaşamak için çok az kalmaktadır. Geçim derdine ek olarak müvekkilin icra dosyaları UYAP'tan sorgulandığında ödemesi gereken borçların da bulunduğu görülecektir. 

Müvekkilimin ve eşinin yemek, alışveriş, yol giderleri, Müvekkilin  kirası, aidat gideri, elektrik, su, doğalgaz, internet giderleri, Müvekkilimin ve eşinin, kılık-kıyafet-sağlık giderleri, temizlik ve bakım ürünleri, Müvekkil evli olduğundan eşinin temel ihtiyaçları sebebiyle ve evlilik sebebiyle ailevi giderler, Müvekkilin ve eşinin cep telefonu faturaları vs, Günlük hayatta yapılan olağan ve olağanüstü tüm diğer giderler, banka borçları müvekkilimizi aşılması zor bir geçim derdine düşürmüştür.  Tüm bu giderler düşünüldüğünde müvekkilin aylık ücretinin yetmeyeceği, yoksulluk sınırının altında yaşadığı ortadadır.

               Müvekkilin üzerine kayıtlı aracı bile yoktur. Araç Tescil  kayıtları sorgulandığında bu husus ortaya çıkacaktır. (Emniyet Genel Müdürlüğünden celbini talep ederiz.)

 Ayrıca tarafların sosyal ve mali durum araştırması yapılmasını, tarafların tapu kayıtlarının celbini talep ediyoruz.

               Yukarıda açıkladığımız tüm nedenlerle ve Sayın Mahkemece resen nazara alınacak nedenlerle, davanın açıldığı tarihten itibaren nafakanın kaldırılması davamızın kabulünü talep ediyor, saygılarımızı sunuyoruz.

HUKUKİ NEDENLER         : TMK, TBK, HMK ve ilgili sair tüm mevzuat.

HUKUKİ DELİLLER            :

 Tarafların Banka hesap hareketleri, Tarafların tapu kayıtları (Celbini talep ederiz.), Tarafların Araç Tescil Kayıtları, Müvekkilin Emeklilik Belgesi (SGK'dan celbini talep ederiz.),  Müvekkilimize ait Borç ve Kredi Sözleşmeleri ile İcra Takipleri ve Ödeme Emirleri (UYAP'tan esas numaralarını sunduğumuz icra dosyalarının celbini talep ederiz.),  Müvekkilimizin banka borçlarını gösterir banka hesap kayıtları(celbini talep ederiz.) Tarafların mali ve sosyal durum araştırmaları, Tanık Anlatımları (İsim, adres ve TC' leri bilahare bildirilecektir.), Bilirkişi incelemesi, keşif, tanık, yemin, isticvap ve her türlü yasal delil, Karşı delil sunma hakkımız saklı kalmak üzere sunulacak her türlü yasal deliller.

 Yukarıda ayrıntılı arz ve izah ettiğimiz sebeplerden dolayı ve Sayın Mahkemece takdir edilecek nedenlerle;

Müvekkilin ve davalı tarafın maddi durumunda birtakım değişiklikler olduğundan;
Müvekkilin aylık geliri düşünüldüğünde, 
Müvekkil evli olduğundan ve evin ihtiyaç ve giderlerini dahi karşılayamayacak durumda olduğundan,
Müvekkil kendi ailesini geçindirdiği için geçinmeleri için ihtiyaç dahilinde olan tutarlar hesaba katıldığında müvekkilin maddi yönden çok zor duruma düştüğü şüphe götürmediğinden,
Müvekkilin ayrıntılı olarak yer verdiğimiz aylık giderleri hesaba katıldığında,
Dolayısıyla davalının yoksulluk nafakasına ihtiyacı olmadığı ortada olduğundan,
Davalı babası olan müvekkilimize hakaret ettiğinden, baba yerine koymadığı açık olduğundan, davalının nafaka kaldırıldığı takdirde yoksulluğa düşmeyeceği açık olduğundan,

Belirtilen tüm sebeplerle ve Yargıtay’ın muhtelif kararlarında da gösterildiği şekilde, nafaka yükümlüsü  müvekkilin ekonomik durumunda olağan üstü değişiklik olması, durumun hal ve şartlarının gerektirmesi sebebiyle,  Keşan Asliye Hukuk Mahkemesinin kararıyla hükmedilen yardım nafakasının kaldırılmasına, kaldırılması mümkün olmadığı takdirde yardım nafakasının 250 TL’ye indirilmesine karar verilmesini,  TMK hükümlerine ve Yargıtay İçtihatlarına dayanarak talep etmekteyiz. 


SONUÇ VE İSTEM:

2.000,00 TL yardım nafakasının öncelikle dava tarihinden itibaren geçerli olarak kaldırılmasına,
Mümkün olmadığı takdirde yine dava tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde 2.000 TL yardım nafakasının dava tarihinden itibaren davalının okulunun bittiği tarihe kadarlık süre için 250 TL’ye indirilmesine, eğer yardım nafakası devam edecek olursa okulunun biteceği tarih gözetilerek sınırlı süre ile yardım nafakası verilmesine hükmedilmesini,
Yargılama giderleri ve yapılan tüm masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini sayın mahkemenizden vekaleten saygıyla arz ve talep ederiz.  .../../...


                                 DAVACI 
                                                                                                        VEKİLİ
                                                                         AVUKAT BÜŞRA YİĞİT

 

    
                                                                   

MAKALELER